Trabzon-Erzincan Hızlı Tren Güzergâh Analizi Toplantısı
Trabzon'da Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) tarafından düzenlenen toplantıda, Trabzon-Erzincan Hızlı Tren Güzergah Analizi Hattı projesi masaya yatırıldı.
Yapılan konuşmalarda bölgeye kazandırılması düşünülen demiryolu projesinin bölgede fabrikalaşma ve işgücünün artırılması anlamına geldiği belirtilerek en ucuz taşımacılığın demir yolu olduğu vurgulandı.
Trabzon'da Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Başkanı Semih Peker, yaptığı konuşmada demiryolu güzergahının duygulara göre değil bilimsel ölçütlere göre belirlendiğini belirterek, "Tarihi kimliği, doğası, ticari ve turizm potansiyeliyle, yeraltı ve yerüstü zenginlikleriyle, yetişmiş beyin gücüyle ve sahip olduğu limanıyla bölgenin kalbi olan Trabzon ilimizi ve bölgemizi dünyaya açacak olan ?Trabzon-Erzincan Hızlı Tren Hattı' sağduyu sahibi insanlar tarafından hep gündemde sıcak tutulmalı ve gönülden istenmelidir. Kuşkusuz ki, demiryolunun geçeceği güzergâhı belirleyen bölgenin coğrafik yapısı ve ulaşım mühendisliği parametreleridir. Ancak konu gündemde tutulurken, bilimsellik ve mühendislik parametreleri dışına çıkılıp küçük bölgesel milliyetçilikle güzergah tartışmaları yaşanmaktadır. Bilinmelidir ki; demiryolu güzergahı, duygulara göre değil bilimsel ölçütlere göre belirlenir. Önemli olan bu demiryolunun yapılmasıdır. Zaten hattın bir bölgeden geçmesi o bölgeye bir şey kazandırmayacaktır. Önemli olan istasyon yerlerinin konumudur. Hızlı tren güzergahlarında ise istasyon sayıları zaten az sayıdadır. Günümüz dünya ticareti, esas itibarıyla, en ucuz taşımacılık olan denizyolu-demiryolu güzergahları üzerinden yapılmaktadır. Ama gelin görün ki ülkemizde halen karayolu taşımacılığı ön plandadır. Bugün taşımacılığımızın yüzde 95'i karayoluyla yapılıyor ki bu çarpıklığı hiçbir ileri ülkede görmek mümkün değildir. Avrupa Birliği ülkeleri toplamından daha fazla kamyona sahip olan ülkemizde demiryolu taşımacılığında gerekli yatırımı görmemekteyiz. Türkiye'de yolcu taşımacılığının sadece yüzde 2'si, yük taşımacılığının ise sadece yüzde 4'ü demiryoluyla yapılmaktadır. Türkiye de bu nedenle her yıl trafik kazalarında binlerce insanı ve yaklaşık 10 milyar dolar kaynağı yitirmektedir" dedi.
"Karadeniz Bölgesi'nin şu zamana kadar ne yatırım aldığı ortadayken, demiryolu için neden 2023 yılını bekleyecek?" diyen Peker "Bölgeden göçler artık durmalıdır, işsizlik oranı artık düşmelidir. Bunun içinde bölgemizde fabrikalaşmak ve iş gücünün arttırılması gerekmektedir. Ticarette nakliye maliyeti en önemli parametre olduğundan en ucuz taşımacılık olan demiryolu ağının bölgeye bir an önce gelmesi için tüm siyasileri göreve çağırıyoruz. Halk şunu iyi bilmelidir ki, biz oyalandığımızı anladığımız gün kalkınacağız. Bunun için tüm Karadenizli vatandaşların demiryolunu istemesi gerekiyor. Trabzon'a demiryolu, denince hep şu mazeretle karşılaştık: ?Efendim, Doğu Karadeniz Dağları'nı aşmak çok zor ve çok pahalı'. Oysaki Ruslar Trabzon'u işgal ettiğinde Maçka'ya doğru demiryolu raylarını döşemişti bile. Karadeniz Bölgesi 2?2,5 milyar dolarlık bir demiryolu yatırımını hak etmiyorsa, bunun cevabını bölge halkı aramalıdır. Sayın hocamız Prof. Dr. Fazıl Çelik, son üç yıldan beri, hiçbir karşılık beklemeden, büyük bir özveri ile Bölgemizin Yüksek Hızlı Tren alternatiflerini çalışmış ve çok önemli sonuçlara varmış bulunuyor" şeklinde konuştu.
"TRABZON TREN GÖRMEDİ, ERZİNCAN YÜKSEK HIZLISINI GÖRÜYOR"
KTÜ Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü Ulaştırma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Çelik ise konuşmasında Trabzon'un tren görmediğini ancak Erzincan'ın yüksek hızlısını gördüğünü belirterek projenin "pahalı" gibi mazereti olmadığını belirtti. Doğu Karadeniz Bölgesi'nin "çok dağlık, bu dağları geçmek çok zor, çok pahalı" gibi mazeretlerin artık mazeret olmadığını kaydeden Çelik, üniversite olarak yapılan çalışmalarla bunu gösterdiklerini söyledi.
Günümüz dünyasının yüksek hızlı tren çağına girdiğini anlatan Çelik, "Geçmişte dünya ticareti, suyolu ve kervan yolları üzerinden yapılıyordu. Günümüzde de dünya ticaretinin yüzde 90'ı su yolları üzerinden yapılırken bu ticaretin karadaki devamı; suyolundan sonra en ekonomik taşımacılık olan demiryolları üzerinden yapılmaktadır. Türkiye; Asya, Avrupa ve Afrika gibi üç büyük kıtanın arasında üç tarafı denizlerle çevrili olarak okyanus bağlantıları olan son derecede stratejik ve köprü konumunda olan bir ülkedir. Doğu Karadeniz Bölgesi ise; Avrupa içlerine kadar sokulan Tuna Suyolu ile Karadeniz Suyolu'nun en doğu ucunda yer almaktadır ki bu durum çok önemlidir. Avrupa ile Uzakdoğu ekonomik odakları arasındaki tarihi İpek Yolu güzergahlarından birinin Trabzon üzerinden geçmesinin nedeni Karadeniz-Tuna Suyolu'nu kullanma arzusu olup bu güzergah bugün için de en ekonomik güzergahtır. Ancak ne var ki günümüzde taşımacılık konsepti değişmiş olup geçmişteki deve katarlarının yerini günümüzde tren katarları almıştır: Doğu Karadeniz Bölgesinin içe demiryoluyla bağlantısının olmaması; Bölgemizin baypas edilmesine sebebiyet vermiştir. Unutulmamalıdır ki İran'ın, Ortadoğu'nun ve GAP'ın Karadeniz Suyolu'na açılan en kestirme güzergahı bölgemiz üzerinden geçmektedir. Bu ekonomik demiryolu bağlantısı, sadece Avrupa ülkeleriyle değil; aynı zamanda Bağımsız Devletler Topluluğu'yla da en ekonomik bağlantıyı sağlayacaktır. Günümüz dünyası, Yüksek Hızlı Tren (YHT) Çağına girmiş bulunmaktadır. Artık insanlar, rötar olmadan, dakik, hızlı, güvenli, konforlu ve ekonomik bir şekilde seyahat edebilmektedirler.Atatürk'ten sonra demiryolu inşa etmeyen ve mevcutları da köhne bir halde bırakan Türkiye bugün artık Yüksek Hızlı Demiryolları inşa etmeye başlamış ve Cumhuriyetimizin 100. yılına kadar 10 bin km yüksek hızlı modern demiryolu yapmayı planlamış bulunmaktadır. Bunun maliyeti 100 milyar Dolar'dır. Marmaray bitmek üzere olup Eskişehir-Ankara YHT treni devreye girmiştir. Ankara-Sivas YHT hattı inşa edilmektedir. Sivas-Erzincan hattının temeli atılmıştır. Bu bağlamda 200 km gibi çok kısa bir bağlantı ile Doğu Karadeniz Bölgesi de YHT trenine mutlaka kavuşturulmalıdır" diye konuştu.
Trabzon'un tren görmediğini ancak Erzincan'ın yüksek hızlı treni gördüğünü ifade eden Çelik "Bu sözü Sayın Başbakan son Erzincan konuşmasında söyledi. Bölgemiz, Osmanlı'dan beri demiryolu bekliyor. Atatürk de; ?Trabzon'umuzu, az zamanda, dahile şimendiferle raptolunmuş, güzel rıhtım ve limanla teçhiz edilmiş görmek; nuhbe-i amalimdir' demiş ve bu yönde bir kanun da çıkarmıştı.
Ömrü vefa etmeyen Ata'nın bu vasiyetini artık yerine getirmek boynumuzun borcu değil mi? Bugün, demiryolu olan bölgelere yeni YHT hatları döşenirken Doğu Karadeniz'in demiryoluna kavuşturulmaması asla doğru olmaz. Tok gözlülüğümüzü asla aptallık derecesine vardırmayalım ve 2012 Bütçesine gerekli ödeneğin konulmasını elbirliği ile sağlayalım" dedi.