BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Rusya Parlamentosu'nda görkemli bir konuşma yaptı. İlgiyle dinlenen konuşma, Rus müzakereciler tarafından Rusya'nın iktisadi sorunlarını çözecek model olarak takdim edildi
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, dünyada iki süper güçten biri olan Rusya'da Rusya Parlamentosu Duma'da milletvekillerine, siyasi partilerin ekonomiden sorumlu yöneticilerine, Rusya ilim dünyasına hitaben tarihi nitelikte bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Haydar Baş'ı Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Vladimir Jirinovski'nin yanı sıra Devlet Başkanı Putin'in ekonomi danışmanları da ilgiyle dinledi.
Duma'ya özel kapıdan alınan Prof. Dr. Haydar Baş, Duma'nın ilk katında katılımcılarla fotoğraf çektirdi ve ardından da Milli Ekonomi Modeli'nin Rusça baskısını imzaladı.
MEM dünya çapında uygulanıyor
Kapitalist dünyada ABD ve AB ülkelerinde ekonomik krizler yaşandığını hatırlatan Prof. Dr. Haydar Baş, "Gelişmeler, kaynakları ve milletleri sömüren kapitalist sistemin sonunun geldiğini gösteriyor. Bunda, yaşanan krizlerin yanında, Milli Ekonomi Modeli’ne geçişin de etkisi büyük olmuştur. Zira iktisat literatürüne sunduğumuz Milli Ekonomi Modeli (MEM), Rusya başta olmak üzere, ABD, Çin, İngiltere, Almanya, Yunanistan, Venezüella, Brezilya, Vatikan, Japonya, Şili, İtalya, İspanya, Fransa, Portekiz, Güney Kore gibi 120 ülkede kısmen uygulanmaktadır" dedi.
Kapitalizm çöp sepetine
Milli Ekonomi Modeli'nin sessiz bir devrimle kapitalizmi tarihe gömdüğünü vurgulayan BTP Genel Başkanı, globalizmin ekonomik ayağını oluşturan kapitalist sistemin ve serbest piyasa ekonomisinin, siyasi boyutu olan demokrasinin ve sosyal boyutu olan insan haklarının dünyaya kan ve gözyaşından başka bir şey getirmediğinin ortada olduğuna işaret etti. Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasına şöyle devam etti: "Ülkelerin çözüm olarak kabul ettiği Milli Ekonomi Modeli:
* Sürekli büyümeyi temin etmesi,
* Adil bir gelir dağılımını sağlaması,
* Tam istihdamı temin etmesi, yani işsizliği önlemesi ile halklara tek kurtuluş formülüdür."
MEM, ekonomide tüm sorunları hallediyor
MEM'in Türkiye, Azerbaycan ve Almanya'da düzenlenen 7 uluslararası kongrede tartışıldığını, bu buluşmalarda ilim adamlarının tezin dikkat çeken noktalarını değerlendirdiğini hatırlatan Pof. Dr. Haydar Baş, şöyle konuştu: "Bilim adamları bu kongrelerde kapitalizmin yıkıcı tahribatlarını anlattılar. Ülkelerindeki problemlere çözüm bulduklarını ifade ettikleri Milli Ekonomi Modeli’nin en önemli özelliklerinden birisi, globalizmin karşısında devletlerin ayakta durabilmelerini temin edecek formülleri içermesidir. Rus dostum Prof. Dr. Victor Minin, 'Biz Ruslar her şeyi denedik, Marksizm ve Sosyalizm dahi bize yardımcı olamadı, çünkü onların da prensipte kapitalizmden farkı yoktu' demişti. Bu kongrelere katılan Rus iktisatçı bilim adamlarının hangi konuları öne çıkardıklarını inceledim.
* Tezin kendi içinde matematiksel bir denge oluşturması,
* Üretim ve tüketim arasındaki dengenin sağlanabilmesi,
* Tüketim yanlısı olması ve sürekli büyümeyi temin etmesi,
* 'Dünyadaki kaynaklar sınırsız ve ihtiyaçlar sınırlıdır' izahımız,
* Kaynakların devlet - millet ortaklığı ile işletilmesi,
* Küresel güçlere karşı milli devletin ayakta durabilmesi,
* İşsizlik konusunu halledebilen tek tez olması,
* Devletlerin piyasalara müdahale etmesi,
* Küresel aktörleri devreden çıkarması yani sömürüye karşı olması,
* İnsan merkezli olan tezin sosyal devleti hayata geçirmesi...
Bu hususlar bilim adamları tarafından takdir edildi.
Sayın Lisiçkin'e, Victor Minin’e, Lebedev’e, Gavriletz’e, Volkonski’ye katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Rus profesörlerin altını çizdiği MEM çözümleri, bugün hemen hemen her ülkenin aradığı çözümlerdir. Denilebilir ki, MEM halledilemeyen bütün problemleri halletmiştir. Bunun için de MEM, uluslararası ekonomi sistemlerinde kapitalizm ve sosyalizmin karşısında '3. büyük tez' olarak literatürde yerini almıştır.
Milli Ekonomi Modeli’nin adında geçen 'milli' ifadesi, her ülkenin kendi kaynaklarını devreye koyarak, insanının emeğinin ve üretiminin karşılığını kullanabilmesini ifade eder.
Bu sebeple Milli Ekonomi Modeli evrenseldir."
İsmimiz gizleniyor!
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'nin yüzden fazla ülkede kısmen de olsa uygulanmasına rağmen, tezin sahibi olarak kendisinin isminin gizlendiğine işaret ederek, şu çarpıcı değerlendirmelerde bulundu: "Bakü Devlet Üniversitesi İktisat Teorisi Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Xosrov Kerimov bu konuda ilginç bir tespitte bulunmuştur: 'Rusya’nın iki görkemli âlimi, Bogomolov ve Kavganov yahut Nobel ödüllü Stiglitz’in fikirlerinde Haydar Baş’ın tezine yakınlaşmaya başladıklarını görüyorum ama beni üzen bir mesele var. Hocamızın fikirlerinden istifade ediyorlar ama onun adını dile getirmiyorlar. Prof. Dr. Haydar Baş’ın adını anmalarına egoizmleri engel oluyor. Ama bu uzun sürmeyecek ve hepsi itiraf edeceklerdir.'
Hatırlanacaktır, Bush ve Obama arasındaki 2008 yılındaki başkanlık seçimlerinde, Bush krizden çıkış için 'çok harcayanların cebine para koyduğunda', Obama, 'Bu projeler Bush’a ait değil, Milli Ekonomi Modeli’nden alıntıdır' demişti.
Ancak aynı Obama, başa geçer geçmez Senato’ya sunduğu ekonomi paketinde Milli Ekonomi Modeli’nden yaptığı alıntılarla tüketimi teşvik amaçlı vergi indirimi getirdi ama bu sefer Milli Ekonomi Modeli’nin adını zikretmedi.
Ve Nobel Ödüllü Stiglitz, AB ülkelerinde ortak para birimi Euro’ya geçişle başlayan krize dikkat çekerek, bu krizi ülkelerin ortak merkez bankası sebebiyle para basma yetkisini kaybetmelerine bağladı. Bu görüşü bendeniz, AB ülkelerinin ortak para birimi Euro’ya geçtikleri gece 2000 senesinde, Almanya’da basın yoluyla açıklamıştım.
Stiglitz’in 2012 senesindeki tespiti, 12 sene sonra benden kopya iledir.
Senyorajın devreye konması ve devletlerin bağımsız bir ekonomi için para basma haklarını ellerinde tutmak zorunda olmaları tezi de yine MEM’de yer almaktadır.
Ve yine ünlü para sihirbazı Soros, Avrupa Birliği ülkelerinin krize girmeye başladığı zamana kadar 'ortak para'yı desteklemiştir.
Yani Soros ve Stiglitz, Euro’nun AB’nin sonu olduğunu görememiştir. Euro’nun bir başlangıç değil de son olduğunu vurgulayan sadece biz olmuştuk.
* Senyorajın devreye konması,
* Paraya getirilen yeni tarif,
* Faizsiz bir sistem olması ve devletlerin ekonomiye müdahalesini kabul eden yaklaşımı ile MEM, tek çözümdür. Bizim tezimizin en önemli farkı, her biri diğerine destek olan kuralların tamamının aynı anda devreye konmasıdır. MEM, kuralları ile bir bütündür."
MEM, temel modellerden biridir
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'a Duma'nın davet mektubunu Trabzon'da takdim eden Duma üyesi Prof. Dr. Vladimir Lisiçkin, kapanışta yaptığı değerlendirmede, Milli Ekonomi Modeli'nin kapitalizm, Marksizm ve Keynes teorisi gibi ekonomide temel sistemlerden biri olduğunu ifade etti. MEM'in somut temelleri ve öngörüleri olduğunu dile getiren Lisiçkin, şunları söyledi: "Pozitif bilimlerde teoriler deneylerle ispat edilerek kanunlaşır. Milli Ekonomi Modeli'de sosyal bilimlerde hayatta tecrübe edilerek kesinleşmiştir. Prof. Dr. Baş'ın AB ve ABD Dolarının çökeceğini önceden tahmin etmesi buna örnektir. MEM ve Sosyal Devlet Milli Devlet tezleri ülkelerin kalkınması için temel kaynaktır."
Prof. Baş'ın modelinden istifade ettik
Rusya Bilimler Akademisi Üyesi Viktor Volkonskiy, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni anlattığı konuşmasının ardında yaptığı değerlendirmede, MEM'i her okuduğunda yeni bir fikir edindiğini ifade etti. MEM'i uygulayan ülkelerin ekonomide bağımsızlıklarını elde edeceğini ifade eden Volkonskiy, bu modelin en güzel şekilde 'bağımsız ülkelerde' hayata geçeceğinin altını çizdi. Volkonskiy, "Rusya'yı ekonomide düzlüğe çıkarmak için Haydar Baş'ın modelinden çok istifade ettik" dedi.
İktisadi sorunlara 17 başlıkta çözüm sistemi
Prof. Dr. Haydar Baş'ın Duma'da yaptığı konuşmada Milli Ekonomi Modeli'nin 17 başlık altında dinleyicilere aktardı. İşte bu 17 başlık...
1- Milli Ekonomi Modeli tüketim eksenli tek analizdir.
2- Milli Ekonomi Modeli sürekli büyümeyi sağlar.
3- Adil gelir dağılımına Milli Ekonomi Modeli ile ulaşılır.
4- Milli Ekonomi Modeli, 'tam istihdamı' sağlayarak, işsizliği problem olmaktan çıkarır.
5- Milli Ekonomi Modeli, "Kaynaklar sınırsızdır ve yeterlidir, ihtiyaçlar sınırlıdır" ilkesini esas alır.
6- Milli Ekonomi Modeli tezinin merkezinde insan vardır ve MEM, insandan yola çıkmaktadır.
7- Milli Ekonomi Modeli, faizi devre dışı bırakır.
8- Milli Ekonomi Modeli'nde vergi gelire göre alınır.
9- Milli Ekonomi Modeli "paranın, emeği, üretimi ve tüketimi tahrik eden unsur olduğunu" vazederek, paraya yeni tarifler getirmektedir.
10- Milli Ekonomi Modeli, devletlerin 'senyoraj' yani 'para basma hakkını' kullanmasını şart koşar.
11- Milli Ekonomi Modeli'ne göre merkez bankasının dolaşıma çıkardığı para olan emisyon, piyasanın talebine bağlı olarak üretilir.
12- Milli Ekonomi Modeli'nde devlet, sosyal devlet projeleri ile dar gelirliyi destekler. Bu sayede piyasada eksik olan talep devreye konulur.
13- Milli Ekonomi Modeli, devletlerin piyasalara hâkim olması gerektiğini ortaya koyar.
14- Milli Ekonomi Modeli, 'milli kur politikaları'nı öne çıkartır.
15- Milli Ekonomi Modeli, dış ticarette milli paranın kullanılmasının gereksinim olduğunu ortaya koyar.
16- Milli Ekonomi Modeli; deflasyonu da, enflasyonu da önler.
17- Milli Ekonomi Modeli'nde devletin gelir kaynakları "vergiler, senyoraj ve yeraltı zenginlikleri"dir.
Gelişmekte olan ülkeler böyle sömürülüyor
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, devletlerin 'senyoraj' yani 'para basma hakkını' kullanmasını şart koştuklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Devletler para basma hakkını kullanmalıdır. Ancak bugün gelişmekte olan devletlerin senyoraj geliri elde etmelerine imkân tanınmamaktadır. Globalizmin bir ayağı, gelişmiş ülkelerin senyoraj gelirleri üzerinden elde ettikleri gelirlerdir. Para basmalarına müsaade edilmeyen ülkeler, gelişmiş ülkelerin para birimlerini (ABD Doları, Euro gibi) kullanırlar. Bu, 'gelişmekte olan ülkeden vergi almak' demektir. Anaparayı dahi ödeyemeyen devletler, faizle birlikte devletlerin sahip olduğu yeraltı ve yerüstü kaynaklarını yabancı güçlere bir diyet olarak aktarmak zorunda kalırlar. Dediklerimizin ispatı olarak; bir ülkede küresel güçler hâkimiyet kurduklarında, ilk iş o ülkenin merkez bankasını bağımsız hale getirirler. Yani para basma hakkını kullanmasını engellerler. Alınan borcun çoğu da para alınan ülkeden mal almakta kullanılır. Böylece alınan borç vadesi gelmeden borç alınan ülkeye geri dönmüş olur. Sonra tekrar borç olarak verilir." Bu çerçevede emisyon konusuna da değinen Prof. Dr. Baş, "Merkez bankasının dolaşıma çıkardığı para olan emisyon, piyasanın talebine bağlı olarak üretilir" dedi.
Dar gelirliye destek şart
Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'nde devletin "sosyal devlet" projeleri ile dar gelirliyi desteklediğini dile getirerek, şöyle konuştu: "Çünkü bu sayede piyasada eksik olan talep devreye konulur. Devlet bir eli ile dar gelirliyi desteklerken, ekonominin büyümesine de imkân tanır."