Trabzon'un Turizm Sorunları
Trabzon tarihi özelliği ve doğal güzelliği ile yerli yabancı turistleri büyüleyen bir şehir.
Bu şehirde Uzungöl, Sümela ve Atatürk Köşkü dışında gezilip görülecek bir sürü yerler var. Ancak halen bazıları keşfedilmeyi bazıları da restore edilmeyi bekliyor. Uzungöl yoluna harcanan paralar Sarp-Samsun sahil yoluna bedeldir. İl Özel İdaresi'nin yaptırdığı Hıdırnebi,Kayabaşı ve Düzköy yayla kentin yol sorunu halen çözülememiş. Yazın tozdan gidilemeyen bu yolda kışın çamurdan çıkılmıyor. Kar yağınca da günlerce kapalı kalıyor. Her gelen vali bu tesislere sahip çıkacağız diyor sözler havada kalıyor. Bu tesislere sahip çıkan olmazsa tıpkı olimpik tesisler gibi sahil yolunun kıyısında kümbet gibi duracak ve Vali Nuri Okutan tarafından yaptırılan gençlik merkezine benzeyecekler. Gençliği kötü alışkanlıklardan kurtaracağız diye bu merkezlerin içerisi bilgisayarlarla donatılmış, her türlü müzik enstrümanı konulmuş, hocalara milyarlar ödenmiş kuvvetli rüzgar bir gecede bu çadırları alıp gitmiş bazıları ise bazı uyanıklar tarafından özel tesislere çevrilmişti. Tüm olanları ise ilçe kaymakamları ve belediye başkanları seyretmiş ve hatta koyarken bize sorulmadı ki uçarken biz kollayalım demişlerdi. Olan ise bu gençlik merkezlerine harcanan bu milletin paralarına olmuştur.
Turizm deyince aklımıza hemen İl Turizm Müdürlüğü geliyor. Bu kurum yerinde sayarken bu şehre gelen turistler de hep çift sayılmışdır. Bir turist aynı gün Ayasofya ve Meryemana'yı ziyaret etmişse bir kişi iki kişi,on kişi yirmi kişi yazılmış. Onun için de turist sayısı yüksek çıkmıştır. Buna rağmen,bu şehirde turizm danışma bürosu turistler görmesin diye meydan parkında tuvaletin yanına konmuş, havalimanı ve deniz limanına konulması hiç akla gelmemiştir. Bu şehrin esnafı bağımsız devletler topluluklarının dağılıp Sarp kapısının açılmasıyla bu şehre akın eden turistlere plastiği cam diye satıp kazıklamakla meşgul olunca ve bir kısmını da Nataşa diye adlandırınca hepsini kaçırmayı başardık. Şimdi Arap turistlerde aynı akıbeti yaşayabiliriz. Bu şehre gelen Kuveyt,Suudi ve Dubai'li zengin turistler ev, park ,arsa, arazi satın alıyor. Burada yaşamak istiyor, burayı çok seviyor ancak çarşıya pazara çıkınca havalimanında araca binince,otele gidince, Uzungöl'e gidince kazıklıyoruz ve bu şehre en büyük kötülüğü yapıyoruz.
Peki bu şehir sahipsiz mi? Evet sahipsiz, bu şehrin emini büyük şehir belediye başkanı Gümrükçüoğlu inşaat işleri yapıyor, ev arsa arazi alıp satıyor arada oturduğu yerden,makamında bazen STÖ başkanları bazen kurumlar uçağa binince de iş adamlarına şerefsiz deyip kavga ediyor. Arada bir de sakın yaylalarda beton ev yapmayın diyor. Vatandaş apartman dikiyor apartman. Plan yok program yok. Şehrin sahibi yok sahibi !
2 Temmuz 2014 Çarşamba 19:05
http://www.sebathaber.com/haber/trabzonun-turizm-sorunlari-5131.html